Proje Eylem Planı İçin Tıklayınız
Dilimizin Zenginlikleri “Sözlük Özgürlüktür” Projesi kapsamında pano hazırladık.
SAFAHAT OKUMALARI
SAFAHAT’TA GEÇEN BAZI VECİZ İFADELER
TOPLUM
“Şu bizim halkı uyandırmadadır varsa felâh;
Hangi bir millet baksan uyanık…
Çünkü: Sabah! Hele bîçâre Şerîat’le nasıl oynanıyor!
Müslümanlık bu mu yâhu? diye insan yanıyor.”
“Sâde hürriyeti i’lân ile bir şey çıkmaz;
Fikr-i hürriyeti hazm ettiriniz halka biraz.” (s. 115)
“Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;
Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.” (s. 162)
“Sen! Ben! desin efrâd, aradan vahdeti kaldır;
Milletler için işte kıyâmet o zamandır.” (s. 418)
“Çünkü milletlerin ikbâli için, evlâdım,
Ma’rifet, bir de fazilet… İki kudret lâzım.” (s. 403)
“Sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
Sen sâhip olursan bu vatan batmayacaktır.” (s. 186)
İNANAÇ
“Îmandır o cevher ki Îlâhi ne büyüktür…
Îmansız olan paslı yürek sinede yüktür!” (s. 18)
“Ne irfandır ahlâka veren yükseklik, ne vicdandır;
Fazîlet hissi insanlarda Allah korkusundandır.” (s. 267)
“Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete râm ol…
Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.” (Ersoy, 2003, s. 422)
“Kenâr-ı Dicle’de bir kurt aşırsa bir koyunu,
Gelir de adl-i Îlâhî Ömer’den sorar onu!” (s. 85)
“Şark’a bakmaz, Garb’ı bilmez, görgüden yok vâyesi;
Bir kızarmaz yüz, yaşarmaz göz bütün sermâyesi!” (s. 194)
ÇALIŞMAK
“Kuzum, ayıp mı çalışmak, günah mı yük taşımak?
Ayıp: Dilencilik, işlerken el, yürürken ayak.” (s. 21)
“Ey, bütün dünya ve mâfîhâ ayaktayken, yatan!
Leş misin, davranmıyorsun? Bâri Allah’tan utan.” (s. 26)
“Kim kazanmazsa bu dünyâda bir ekmek parası:
Dostunun yüz karası; düşmanının maskarası!” (s. 63)
ADALET
“Evet, adâleti ‘mutlak’ hayâl edersen eğer,
Ömer değil ya ne olsan bırak ki hepsi heder!
Beşer adâleti ‘mutlak’ tahayyül eylerse,
Görür ümidini mahkûm her zaman ye’se.” (Ersoy, 2003, s. 86)
ÜMİTSİZLİK
“Ye’sin sonu yoktur, ona bir kerre düşersen
Hüsrâna düşersin, çıkamazsın ebediyyen!” (s. 59)
“Ye’s öyle bir bataktır ki: Düşersen boğulursun.
Ümmîde sarıl sımsıkı, seyret ne olursun!” (s. 186)